Nereye geldik demeyin.Durun bilenler kenara çekilsin bilmeyenlere de ben anlatayım nedir bu ustura.
Efendim 14 Y.Y.İngiliz filozofu aynı zamanda Fransisken mezhebine bağlı bir rahip olan ünlü bir filozofun, William of Ockham’ın varlık konusundaki yalınlık ve tutumluluk ilkesidir. "nesneler zorunlu olanlar dışında çoğaltılmamalıdır’’ gibi basit bir tümcedir.
Wikipedia’da şöyle açıklanır: Birden fazla açıklama gözlem sonuçları ile uyumlu ise ve rakip varsayımlar arasında seçim yapmak için deneysel kanıtlar yoksa, en basit varsayımı en olası doğru varsayım olarak seçmek.
Daha afilice söyleyeyim isterseniz siz Latince bilenleri şu tarafa alayım :
''entia non sunt multiplicanda praeter necessitatem''
Tıp Fakültelerinde ise şöyle anlatılır öğrencilere :’’nal sesi duyduğunuzda aklınıza atlar gelsin,zebralar değil’’

Şimdi bu yazı nereden çıktıya gelelim.Artık bu felsefe doğrultusunda yaşamaya karar verdim.Yani başıma gelen olaylar,insanların yaptıklarını yapma sebepleri arasında en basit olanı doğru kabullenmeye.Örneklere geldim bile:

Diyelim ki sevgili (eş) beni aldattı,akla gelen sebepler iki tane olsun.
1- ben ona gerekli ilgiyi ve şefkati göstermedim, bu yüzden kendini boşlukta hissetti, bir duygusal boşluğa düştü ve bende bulamadığı ilgiyi alakayı başka insanlarda arar oldu ve bir gün alkolü fazla kaçırdığı bir gece şeytana uydu olaylar gelişti.
2- adam itin tekiymiş ben bunca sene anlamamışım.

Diyelim ki kahvem döküldü.Yine iki sebebim var
1- aniden telefon çalınca, hızlı hareket etmek istedim o sırada bilgisayarda yazdığım yazıya dikkatimi vermiş idim, dikkatsizce kahve fincanına çarptım, fincanın o sırada masanın biraz kenarına konmuş olması gibi geçmişten gelen bir hata da vardı ,kahve döküldü.
2- elim çarptı

Diyelim ki çalışan elemanım kasamdan para çalmış,buyurun iki sebep
1-Zavallı çocuk,hem kendine hem ailesine bakıyordu,ehh nişanlanmayı da planlamıştı ,bu devirde ev bark düzmek nişan masraflı işler,babasında da yok ki bu çocuğun para,bir anlık şeytana uydu demekki
2-Vay şerefsiz

Akşam yemeğe 15 kişilik misafirim var,işten döndüm mutfağa daldım,bi tarafım tutuşmuş yemek yapıyorum ve tüp bitti.Sebep?
1-Eh tabi takvime tüpü ne zaman aldığımı kaydetmediğim için tahmini bir bitiş süresi hesaplayamadım kafamda,zaten bunu yapamayış sebebim işimin yoğunluğu ve kafa yorgunluğum,bir de bu aralar çok sık misafir geldi,her akşam yemek pişir 4 kap haliyle tüp bitti
2-Alçak kocaya o kadar söyledim yedek tüpü doldurt diye

Biricik evladım kötü bir karne getirdi.
1-Tabii şimdi zamane çocukları,tv önünde bilgisayar arkasında,her ne kadar kısıtlasam da pedagog önerisiyle çocukla çatışmaya girmemek adına esneklik yapıyoruz,hem evdeki bağrış çağrış bu çocuğun gözü önünde olmamalı,etkileniyor yavrucak,ben de işten bir saat erken gelip çocuğu ders çalıştıramadım hata bu
2-Lan eşşo..ek ben sana çalış demedimmi?

Arkadaş bildiğim yüzüme gülen Aysel arkamdan hede hödö demiş
1-Şimdi aysel’in geçmişini yaşantısını benimkiyle kıyaslarsak onun tatminsizliklerini net gördüğü ve bir tür kıskançlık yaşadığı ve bunu da öfkeye dönüştürüp öfkesini bana hedeflediği çok net görülür,aslında kötü insan değildir, kimse kötü değil ,sevgi pıtırcıkları hepsi.
2-Kötü insan her daim kötüdür sadece iyi saklar bunu.

Tuttuğunuz takımın kalecisi gol yedi (beyler yaklaşın ekrana sizin alanınıza girdim)
1-O top ordan taca çıkmasaydı,xxx futbolcu öyle çalım yapmasaydı,seyirci küfretmeseydi,hakem yan bakmasaydı,..........................(bu kısmı nokta nokta geçiyorum çünkü yenen gol ve eleştiri söz konusu ise bitmez buraya yazılabilecek şeyler)ahh halamın da şeyleri olsaydı o gol yenmezdi.
2-O kalede ben olacaktım ki.

Bakın hem ockhamın usturası neymiş onu öğrendik hem de yeşil sahalara bir hırtın (ben oluyorum o) transfer olduğunu.Yan bakana acımayacağım artık.Esen kalınız.